Algıda seçicilik her canlıda gözlemlenebilen psikolojik bir eylemdir. Paket davranış özelliklerine sahip omurgalı türler içerisinde insan hayatı ile içli-dışlı bir ilişkilenme içerisinde olduğumuz, kedi, köpek, kuş gibi canlı türlerinin kimi insanlara karşı kısa sürede çık daha yakınlık gösterdikleri, kimilerine ise daha mesafeli bir ilişkilenme yaşadıklarını gözlemleriz. Bu canlıları paket davranış özellikleri gösteren canlılar olarak tanımlıyoruz.
Omurgalı tür içerisinde yeralan insanı ele alacak olursak: insan insana, insan doğa ve insan dışındaki diğer canlı türleri ile olan ilişkileri ile birlikte oluşan iletişimsel anlamda oluşmuş ağ üzerinden etkilenmeye ve etkilemeye dönük davranışlar üzerinden çok daha kapsamlı bir işleyiş söz konusudur.
Günümüzde bir insanın ya da bir grup insanın birçok insanı etkilemesi üzerine çalışmalar çok daha profesyonel bir biçimde sürdürülmektedir. İnsanların algı merkezlerine etki ederek onu belirli bir yöne kanalize etmeyi amaçlayan çalışmalar ile elde edilen rezerv insan topluluğu tüketime dönük bir kaynak olarak kullanılmaktadır.
İnsanı salt tüketen bir varlık olarak ele alan bu yaklaşımlara karşı, insanı yanlış ve hatalı yaklaşımlara -tüketicinin korunması gibi yasalar vs- karşı korunması yasalarını da ortaya çıkardı.
Koruyucu yasaların etkisi tartışmalı bir konu olsa da bu tür de yasalara olan ihtiyaç bile konunun önemini kavramaya yeter.
İletişim teknolojilerindeki gelişim ile birlikte insanın algı merkezini fethetmeye dönük girişimlerde de artış başladı başlamasına da, tüketim nesnesi olarak görülen insanlarda da bir değişim meydana geldi.
Hoşlandığı ve kendisini iyi hissettiren şeyleri hayatına dahil etme konusunda kendini geliştiriyor ve geliştirmekte. İletişim teknolojilerinin sağladığı imkanlardan sonuna kadar faydalanan bu insanlar herhangi bir ürünü almadan önce o ürün hakkında araştırmalar yapmakta, kullanıcı ve tüketici haberlerini takip etmektedir.
Bu döngü ilerleyen süreçte, tüketici olan insana doğru evrilecektir ve üretimde de tüketeni belirleyici kılacaktır dersem sanırım yalan söylemiş olmam.
Omurgalı tür içerisinde yeralan insanı ele alacak olursak: insan insana, insan doğa ve insan dışındaki diğer canlı türleri ile olan ilişkileri ile birlikte oluşan iletişimsel anlamda oluşmuş ağ üzerinden etkilenmeye ve etkilemeye dönük davranışlar üzerinden çok daha kapsamlı bir işleyiş söz konusudur.
Günümüzde bir insanın ya da bir grup insanın birçok insanı etkilemesi üzerine çalışmalar çok daha profesyonel bir biçimde sürdürülmektedir. İnsanların algı merkezlerine etki ederek onu belirli bir yöne kanalize etmeyi amaçlayan çalışmalar ile elde edilen rezerv insan topluluğu tüketime dönük bir kaynak olarak kullanılmaktadır.
İnsanı salt tüketen bir varlık olarak ele alan bu yaklaşımlara karşı, insanı yanlış ve hatalı yaklaşımlara -tüketicinin korunması gibi yasalar vs- karşı korunması yasalarını da ortaya çıkardı.
Koruyucu yasaların etkisi tartışmalı bir konu olsa da bu tür de yasalara olan ihtiyaç bile konunun önemini kavramaya yeter.
İletişim teknolojilerindeki gelişim ile birlikte insanın algı merkezini fethetmeye dönük girişimlerde de artış başladı başlamasına da, tüketim nesnesi olarak görülen insanlarda da bir değişim meydana geldi.
Hoşlandığı ve kendisini iyi hissettiren şeyleri hayatına dahil etme konusunda kendini geliştiriyor ve geliştirmekte. İletişim teknolojilerinin sağladığı imkanlardan sonuna kadar faydalanan bu insanlar herhangi bir ürünü almadan önce o ürün hakkında araştırmalar yapmakta, kullanıcı ve tüketici haberlerini takip etmektedir.
Bu döngü ilerleyen süreçte, tüketici olan insana doğru evrilecektir ve üretimde de tüketeni belirleyici kılacaktır dersem sanırım yalan söylemiş olmam.