Jülyen takvimi, julius sezar tarafından milattan önce(m.ö.) 46'lı yıllarda yunanlı gökbilimci sosigenes(m.ö. 1. yy)'e danışılarak güneş ve ay takvimi karması takvime verilen ad. sosigenes'in danışmanlığında hazırlanan jülyen takvimi bir yılı 365 gün esasına bağlı olarak hesap edilmişti, artık 6 saatlik zaman dilimi dört yılda bir gün ilave edilerek 366 günlük zaman dilimi oluşmasına dayanmaktaydı. jülyen takvimi öncesinde kullanılan güneş ve ay hareketlerine göre düzenlenen takvimlerin her birinde sorunlar yaşanmaktaydı, ay takvimi tarım ve hayvancılık için uygun bir takvim özelliği taşırken, ticaret ve vergilendirmelere bağlı ödemeler güneş takvimine göre yürütülebiliyordu. bu takvimlerin artık zaman ve çakışan zaman sorununa yol açması nedeniyle vergilendirmeye bağlı olarak varlığını sürdüren devlet gelirleri ile tarım ve hayvancılığa bağlı ticaret ile işleyen ekonomide krizlere yol açmaktaydı, sorunun temelini oluşturan esas faktör gün dönümlerinin ay takvimine (tarım ve hayvancılık) yıl dönümlerinin yani mevsimlere bağlı döngünün (hasat, hayvan ticareti ve vergiler yani ekonomik işleyişin mali boyutuna geçiş) ise güneş takvimine göre yapılıyor olmasından kaynaklanıyordu.
sosigenes (m.ö. l. yy) tarafından hazırlanan takvimin en önemli özelliği güneş ve ay yörüngesi ve kütlesine dair hesaplamaların mükemmellik içeriyor oluşuydu.
jülyen takvimi, katolik inancın sürdürüldüğü avrupa'da 4 ekim 1582 tarihinden 15 ekim 1582 tarihine geçiş yapılarak yerini gregoryan takvimine yani diğer adı ile miladi takvime bırakmıştır.
bizans ve rusya toprakları üzerinde yaşayan ortodoks inanca sahip toplumlar ise jülyen takvimi'nin temelini oluşturan güneş ve ay takviminde daha hassas hesaplamalar ile yeni bir jülyen takvimi yaratmışlardı. gregoryan takvimine göre yılbaşı 25 aralıkta kutlanırken ortodoks inanca tabi olanlar 6 ocak tarihinde yeni yıl kutlamalarını yapmaktaydı.
sonuç olarak: güneş ya da ay takvimi olsun jülyen ya da gregoryan takvimi olsun isterse de hicri takvim olsun ya dinsel kaygılarla ya da ekonomik kaygılarla düzenlenmiş zaman kavramından başka bir şey değildir.
bilimsel yolla zaman kavramı oluşturulmaya çalışılsa günümüz bilimsel anlayışına esas teşkil eden kuantum esasına göre nasıl bir zaman kavramı ortaya çıkardı diye düşünmeden edemiyor insan.
daha fazla bilgi isteyen ve benim kafam bu işe basar diyenler için kaynak: http://www.radikal.com.tr/yazarlar/ayse-hur/romulus-julyen-gregoryan-hicri-rumi-1264604/
sosigenes (m.ö. l. yy) tarafından hazırlanan takvimin en önemli özelliği güneş ve ay yörüngesi ve kütlesine dair hesaplamaların mükemmellik içeriyor oluşuydu.
jülyen takvimi, katolik inancın sürdürüldüğü avrupa'da 4 ekim 1582 tarihinden 15 ekim 1582 tarihine geçiş yapılarak yerini gregoryan takvimine yani diğer adı ile miladi takvime bırakmıştır.
bizans ve rusya toprakları üzerinde yaşayan ortodoks inanca sahip toplumlar ise jülyen takvimi'nin temelini oluşturan güneş ve ay takviminde daha hassas hesaplamalar ile yeni bir jülyen takvimi yaratmışlardı. gregoryan takvimine göre yılbaşı 25 aralıkta kutlanırken ortodoks inanca tabi olanlar 6 ocak tarihinde yeni yıl kutlamalarını yapmaktaydı.
sonuç olarak: güneş ya da ay takvimi olsun jülyen ya da gregoryan takvimi olsun isterse de hicri takvim olsun ya dinsel kaygılarla ya da ekonomik kaygılarla düzenlenmiş zaman kavramından başka bir şey değildir.
bilimsel yolla zaman kavramı oluşturulmaya çalışılsa günümüz bilimsel anlayışına esas teşkil eden kuantum esasına göre nasıl bir zaman kavramı ortaya çıkardı diye düşünmeden edemiyor insan.
daha fazla bilgi isteyen ve benim kafam bu işe basar diyenler için kaynak: http://www.radikal.com.tr/yazarlar/ayse-hur/romulus-julyen-gregoryan-hicri-rumi-1264604/