Edebiyat=yazın=literatür, olay, olgu ve süreç aşamalarını gerçek olaylardan ya da düşsel kurgudan hareketle; giriş, gelişme, sonuç dizilimi içerisinde yazılı ve sözlü olarak ifade edilmesini içeren sanatsal aktivite.
Edebiyat=yazın ya da literatür diye adlandırdığımız sanatsal faaliyetlerin kimisi ulusal ölçekli bir faaliyetten öteye gidemezken, kimileri ülke sınırlarını aşarak dünya edebiyatı diye adlandırılan kategoride tanımlanır.
Dünya edebiyatı kategorisinde yer eden yazılı eserleri incelediğimizde: karakterlerin canlılığı, olay/örgü aşamalarının kurgusal anlamda mükemmelliği gibi başlıca özelliklerin belirleyen olduğunu görürüz.
Edebiyat, kelime köken itibarı ile arapça "adabiyyet" kelimesinden türetilip kullanılan bir kelime olmasının yanında; fransızca (kelime) ve latince (harf) kelimelerinin türevi olarak türkçe de literatür biçiminde de tanımlanır. Osmanlı dönemi edebiyatçıları arasında önemli bir yere sahip olan şinasi ve namık Kemâl tarafından kullanılan edebiyat kelimesi daha kapsayıcı bir terim olarak dilimizde yeretmektedir.
Edebiyat tanımı içerisinde önemli bir yere sahip olan eserleri kalıcı ve kapsayıcı hale getiren özellikleri yeniden yinelemeden tanımlamak gerekirse herhangi bir eserin içerisinde "sınıfsallık", "özgürlük" ve "aşk" teması ne kadar güçlü ve etkili bir dille anlatılıyorsa zirveye ulaşma şansı da o kadar çoktur.
Sonuç yerine ifade edelim: yeraltı edebiyatı edebiyata dair özelliklerin içinde kendine özgü apayrı bir yere sahip olduğu için; genel edebiyat söylemine dahil etmiyorum.
Edebiyat=yazın ya da literatür diye adlandırdığımız sanatsal faaliyetlerin kimisi ulusal ölçekli bir faaliyetten öteye gidemezken, kimileri ülke sınırlarını aşarak dünya edebiyatı diye adlandırılan kategoride tanımlanır.
Dünya edebiyatı kategorisinde yer eden yazılı eserleri incelediğimizde: karakterlerin canlılığı, olay/örgü aşamalarının kurgusal anlamda mükemmelliği gibi başlıca özelliklerin belirleyen olduğunu görürüz.
Edebiyat, kelime köken itibarı ile arapça "adabiyyet" kelimesinden türetilip kullanılan bir kelime olmasının yanında; fransızca (kelime) ve latince (harf) kelimelerinin türevi olarak türkçe de literatür biçiminde de tanımlanır. Osmanlı dönemi edebiyatçıları arasında önemli bir yere sahip olan şinasi ve namık Kemâl tarafından kullanılan edebiyat kelimesi daha kapsayıcı bir terim olarak dilimizde yeretmektedir.
Edebiyat tanımı içerisinde önemli bir yere sahip olan eserleri kalıcı ve kapsayıcı hale getiren özellikleri yeniden yinelemeden tanımlamak gerekirse herhangi bir eserin içerisinde "sınıfsallık", "özgürlük" ve "aşk" teması ne kadar güçlü ve etkili bir dille anlatılıyorsa zirveye ulaşma şansı da o kadar çoktur.
Sonuç yerine ifade edelim: yeraltı edebiyatı edebiyata dair özelliklerin içinde kendine özgü apayrı bir yere sahip olduğu için; genel edebiyat söylemine dahil etmiyorum.